BARBAR KİM? MEDENİ KİM?
Tarihte Avrupa’nın en büyük devleti olan Roma’ya bir bakıverseniz tüyleriniz ürperir! Mesela Romalılar için milli temaşa sanatı demek, Gladyatör çatışmaları demektir. Gladyatör kılıçlı demektir. Bu kılıçlı adamlar arena denilen çatışma meydanına girerler ve birbirlerini öldürünceye kadar mücadele ederek seyircileri eğlendirirler.
Sezar devrinden itibaren 320 çift gladyatörü hep birden çatıştırmak ve kanlarının nasıl döküldüğünü seyretmek milli bir eğlence haline gelmiştir! Hatta bir gün Sezar, her biri beşer yüz piyade ve üçer yüz süvari ile yirmişer filden oluşan iki müfrezeyi de arenada çarpıştırıp büyük bir zevkle seyretmiş ve seyrettirmiştir. Yenilen gladyatör hemen ölmediği takdirde, boğazlanması kanun gereğidir.
Bazen de mahkûmları köleler ve esirler çarpıştırılıp heyecanla seyredilir. Bu gibi çatışmalarda ”barbar” denilen yabancı zümrelerin Romalıları eğlendirmek için birbirini yok etmeleri medeni(!) bir gelenek halini almıştır.
Mesela Kostantin devrinde esir edilmiş bir ”barbar” ordusunun fertleri arenada birbirleriyle çarpışmaya mecbur edilerek neşe ile seyredildikten sonra, bir devlet adamı resmi bir nutuk söyleyerek insanların yok edilmesini halk için bir eğlence haline getirdiğinden dolayı imparatora teşekkür etmiştir.
Bu vahşet sahneleri yalnız Roma’da değil, İtalya’nın ve Kuzey Afrika’nın bütün şehirlerinde uygulanmıştır.
O zamanki Romalılar kana susamış bir topluluk olarak tarif edilir ve o hal bugünkü İspanyolların boğa güreşlerine karşı gösterdikleri çılgınca rağbet ile karşılaştırılır. Hatta bundan dolayı imparator Markus Orelyus’un gladyatör çarpışmalarına karşı nedense gösterdiği alakasızlık bir aralık Romalıları isyana teşvik etmiştir.
İşte bu Romalılar kendilerini ”medeni” saymışlar ve kendilerinden olmayanlara da ”barbar” demişlerdir.
www.ismailaga.info