Mesnevi'nin 7. cildi uydurmadır, Mevlana'ya iftiradır
İsmail Ankaravi gibi bazı Mesnevi şarihleri bu aldatmacaya kapılarak Mesnevi’nin 7. Cildine zorlama tevillerle şerh yazmıştır. Halbuki Mevlana’ya ait böyle bir cilt yoktur.
Bu gün Mesnevi’nin kullandığı dili bilmeyen cahiller Mevlana’yı küfürle itham ederken 7. Cildi de buna alet ediyorlar. Halbuki böyle bir cilt yoktur.
İhsan Şenocak Hocaefendi Kudama Meclisi adlı kitabında bu konuyu geniş bir şekilde izah ederken şu kayıtlara yer veriyor:
Mevlana’nın eserlerine de ilaveler yapılmış, müstakil bir eser olarak 7. Cild uydurulmuştur. Nitekim Mesnevi’nin altı cildinden icazet alan Ahmed Cevdet paşa, Abidin Paşa’ya yazdığı mektupta
Bayağı üslubu ile iştihar eden 7. Cildin Hz. Mevlana’ya ait olmadığını, ondan 363 yıl sonra kaleme alındığını ifade eder. Bu hususu isbat noktasında da 6. Cildin sonundaki tamamlanamayan hikayeyi, önceki ciltlerde övülen İbnü’l Arabinin “Şeyh-i Ekfer” olarak zikredilmesini, Mevlana’nın tenkit ettiği Fahruddin-i Razi’nin 7. Ciltte dinin reisi olarak olarak geçmesini nazara verir.
Dersaadet’te iki önemli mesnevihandan biri olan Hüsameddin efendinin ise “Mesnevi 7 cilttir” diyenleri “6 cilttir” diyene kadar dövülmelidir dediği nakledilir.
Mukavvadan Münekkidler
Tasavvuf tenkid etmek için fırsat kollayan mukavvadan münekkidler, tahkik zahmetinde bulunmadan Mevlana ve ibnü’l Arabî ile alakalandırılan her konu ve metin üzerinden tekfire varacak dercede ağır eleştiriler yapmaktadırlar. Bir cildi uydurulabilen ve bu uydurmanın da bazı şarihler tarafından farkedilmeyip şerh edildiği zahirken mesnevi’deki iki ya da üç hikayeyi bahse medar yapıpHz. Mevlana’ya saldırmak insafsızlıktır.
www.ihvanlar.net