Cübbeli Hoca el-Karadavi hakkında niçin taziyede bulunmadı
Meşhur alimlerden el-karadavi vefat etti. Daha önce mezhepsiz yaklaşımını sitemizde yayınlamıştık.
Cübbeli Hoca da niçin taziye yayınlamadığını açıkladı:
Biz bir kişiyi methetmediysek veyâ bir âlimi methetmediysek ya da tâziye beyân etmediysek mutlaka bâzı bildiklerimiz vardır.
Nitekim bir insan muâsır fetvâlar kitabında İbni Teymiye’nin “Cehennem yok olacak.” görüşüne katıldığını bildirmişse, Allâh-u Te‘âlâ’ya maddenin iki kısmı olan cevher ve arazlıkttan cevherliği isnâd etmişse, teberrükü şirkin en geniş kapılarından biri olarak değerlendirmişse, Allâh-u Te‘âlâ’nın irâde ve hikmetinin sâdece hayra taalluk ettiğini iddiâ etmişse ayrıca ümmete rahmet olarak hadîs-i şerîfte meşrû edilmiş mezheplerin dinde zorlama yaptığını iddiâ etmişse tabî ki bizim bu gibi kişilere övgüde bulunmamız veyâ ölünce tâziyede bulunmamız câiz olmaz. Çünkü biz kimse bizi sevsin beğensin diye uğraşmıyoruz, Rabbimiz râzı olsun yeter.
Bu hususta kıstasımız sâdece Kur’ân, Sünnet ve Ehl-i Sünnet kaidelerine îtikâd bakımından kimin uyup uymadığıdır. Yoksa amel bakımından peygamberler dışında mâsum yoktur. Kimin özel hayâtında ne işlediği bizim ölçümüz olamaz, tabî herkesin de bizim bildiğimiz konuları bilmesi beklenemez.
Bu yüzden genel mânâda hüsn-ü zanda bulunmak esastır ama bâtılı bildikten sonra da sessiz kalmak veyâ insanların ekseriyetinin katıldığı sürüye uymak Ehl-i Sünnet hassâsiyeti olan kimselerde bulunamaz.
Allâh-u Teâlâ cümlemize Ehl-i Sünnet çizgisinde devâm, sebât ve istikamet nasîb eylesin, âkıbetlerimizi hayreylesin. Âmîn!