Kola ve Gazoza hayır
Yaz ayları bunaltıcı sıcaklar ile geldi ve susuzluğunu gidermek, hararetini söndürmek isteyenler kola ve gazozları çokça tüketir oldu. Hâlbuki bu içeceklerden uzak durmak gerekir.
Gazozlar (meyveli olanlar da) genellikle meyve ve bitki esanslarından hazırlanır, çoğu sentetiktir ve tümünde aynı kusur bulunur. İçinde çok şeker vardır. Bu yüzden kullanmamak ve yalnız çok şeker için değil, aynı zamanda içindeki yapay gaz yutulabildiği için tamamen kendimize yasaklamamız gerekir. Doğal ekstrelerden hazırlanmış olanlar bile zehirli olabileceğinden gazozlardan kaçınılmalıdır.
Gazozlar şekerli suların CO2 ile dondurulması esasına dayanır. Şekerli suların içine lezzet ve renk verici değişik maddeler eklenerek değişik türde gazozlar elde edilir.
Gazozlar şekerli olduklarından dolayı hem enerji verir hem de kan şekerini hızla yükseltir. 350 cc’lik 120 kalori sağlar. İçilen gazozlar vücudumuz için bir problem oluşturan fazla kiloya sebep olurlar.
Gazozun asit yoğunluğu da yüksektir, mide salgısını uyarıcı etkisi vardır. Mide salgısının artması ülsere meyilli kimseleri olumsuz etkiler. Ayrıca gazozlardaki fosforik asit dişleri çürütür.
Gazozların en kötüleri ise kola kökenli içeceklerdir, aslında bunlar ya tamamen yasaklanmalı veya sigara paketlerinde olduğu gibi üzerine “bu ürün tehlikeli olup sağlığa çok zarar verebilir” diye yazılmalıdır.
Ne yazık ki, kolalı içeceklerin tüketimi tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de gittikçe daha fazla yaygınlaşmaktadır. Bu sorunla ilgili yorumları Dr. Emile Gaston Peeters şöyle yapmaktadır:
“Şu anda, kola diye Avrupa pazarlarında sunulan içeceklerin 19 cl’sinde (yaklaşık yarım küçük şişe kadar) yaklaşık 21 gram kafein ve 102 mg fosforik asit bulunmaktadır. Kafeinde uyarıcı özellikler vardır. Fosforik asit, aşırı derecede asit artırıcı olup fazla fosfor içerdiğinden, yiyeceklerden kalsiyum fosfor alınmasını engeller. Bu da alınan kalsiyumun kemiklerde tutulmasına önemli ölçüde mani olur.
Son olarak şunu ekleyelim:
Kullanılan fosforik asitte zehirli ağır metaller bakımından kötü etkiler bulunmamaktadır. Sonuç basittir. Kola denen içecekler, şu andaki yapılarıyla çocuklara ve yetişkinlere kesinlikle önerilmez.”
Bu açıklamaya maalesef kimse aldırış etmemiştir.
Bu şekilde gazoz ve kolaları inceleyen Fransız beslenme uzmanı Michel Montignac şunu söylemektedir:
“Çocuklarınız veya kendiniz için önerimiz değişmiyor: Meyveli gazoz, gazoz ve özellikle kolalı içecekler kesinlikle yasak!”
Çocuklara Dikkat!
Aslında su, çocukların içebileceği tek içecektir ve öyle kalmalıdır. Gazozlar, konsantre meyve suları, meyveli gazozlar veya kolalar, kesinlikle çocuklardan uzak tutulmalıdır. Çünkü bunlar çocuk için gerçek zehirdir.
Yine Montignac şunları söylüyor:
“Olağan dışı durumlarda, bir doğum gününde veya bir aile şöleninde çocuğunuzun bunlardan birkaç bardak içmesine izin verebilirsiniz; ancak bunun, onun için alkol içmesi kadar zararlı bir şey olduğunu unutmayın. Kolalı içecekler için kötü demek yanlış olur, çünkü onlar kötüden daha kötüdür. Böyle içecekler sağlığı bozar, içindeki fosforik asit miktarı şeker ve kafeinden daha fazladır, bunlar da iskelet gelişimi için büyük tehlike oluşturur.”
Susuzluklarını su yerine meşrubatlarla gideren gençler, kemik kırılması riskini taşıyorlar. Bazı araştırmacılar koladaki fosforik asidin, vücudun kalsiyum kullanmasını engellediğini öne sürmektedir. Kemiklerinin gelişimi için gerekli kalsiyumu alamayan ergenlik çağındaki çocukların kemikleri ince ve kırılgan bir yapıya bürünüyor.
Yine kolalı içecekler böbrek taşı sorunlarını ağırlaştırıyor. Giderek artan ve çoğunluğu da çocuklarda görülen uykusuzluk, dikkat bozuklukları ve işe yoğunlaşma problemlerinin sebeplerinden biri de koladaki kafein. Beslenme uzmanları, koladaki şekerin şişmanlamaya yol açabileceğini ve şeker hastalığındaki artışın sebebi sayılabileceğini ifade ediyorlar. Uzmanlar, ailelerin çocukları bu içecekler yerine süt ve meyve suyu tüketimine teşvik etmeleri konusunda uyarmaktadır. Çünkü asitli içecekler besleyici hiçbir özellik taşımamakta, aksine ihtiva ettiği boş kaloriler şişmanlığa sebep olmaktadır.
Harareti Alır Mı?
Gazoz ve kola harareti ancak geçici olarak bastırır, bu da aldatıcıdır. Ağızda bıraktığı şeker tadı ile bir süre sonra tekrar içme arzumuz doğar. Böylelikle gereğinden fazla içmiş oluruz. Yine gazozda bulunan esans, boya ve diğer katkı maddeleri vücudumuz için zehir sayılır.
Kısacası kendimiz ve özellikle de gelişmekte olan çocuklarımız için gazoz ve kolaya boykot ilan edelim.
Kaynak: Yedikçe Zayıfla, Michel Montignac, Alfa Yay., 2002
YENİ AKİT – SEFA SAYGILI