İslam’ın Çağdaş Düşmanı Feminizim (!)
Malumdur ki ailemiz hem dökülüyor hem daha da vahim bomba tesirli tehlikelere doğru hızla ve özlemle yol alıyor. Bunun dipnotundaki suçlu maalesef feminizmdir. İslam’ın bu çağdaki en büyük düşmanı bu feminizim belası. Ve maalesef ki İslam iddiasındaki bazı köşe yazarlarımız, akademisyenlerimiz safça bu suçluya sahip çıkmakta ve güya İslam’ın da böyle dediğini söylemektedirler.
Aslında feminizm, haklı bir sebepten ortaya çıktı. Batıda kadın yakın zamana kadar insan sayılmıyor, bizzat şeytan veya şeytanın yuvalandığı bir varlık kabul ediliyordu. Böyle kabul eden taraf da batı erkeği ve kültürü idi. İşte feminizm bu anlayışın merkezinde İNSAN SAYILMA mücadelesi olarak başladı ve çok haklıydı. Çok haklı olarak ortaya çıkan akım ne zaman fitne unsuru olmaya başladı?
Feminizm batıda kadının önce insan sayılmasını kabul ettirdi. Sonra bir bir haklarını almaya başladı. Buraya kadar çok haklıydı ve hakkını aldı. Buna kimsenin bir diyeceği olamaz. Ama öyle bir an geldi ki haklarını tümden aldıktan sonra hala güya hak koparmaya devam etti. Adı geçen noktadan itibaren aslında hakkı olmayan şeyleri alıyordu. Bu haklar aslında erkeğindi. Fakat feminizme göre bu bir savaştı ve karşı taraftan/erkekten her ne alırsa aslında hakkı idi. Onun içindir ki feminizmde sürekli olarak kadın hakları söylemi vardır. Feminizm işte tam bu noktada İslam’dan ayrılmaktadır. Feminizmde düşmandan/erkekten koparılan herşey ganimet gibi hak idi ve mübahtı. Bu batıl anlayış maalesef ki aklı başında dediğimiz Müslüman kadını da ciddi şekilde etkilemiş ve Müslüman kadın farkında olmadan bu batıla hak zannıyla sahip çıkmış ve yabancılaşmıştır. Yani Müslüman Hanım İslam’ı anlatıyorum diye aslında feminizmi anlatmaktadır. Aile konusundaki beyanları, yabancılaşmış bir insanın yorumlarıdır. Yapılmakta olan yasal düzenlemeler de maalesef bu doğrultuda yürümektedir. Sanıyoruz ki aileyi/toplumu ilerde bu yasalar tehdit edecektir.
Peki, İslam ne diyor: Veda Hutbesinde Peygamber Efendimiz ‘Kadınlar hakkında ALLAH’tan korkun. Onları ALLAH’ın emaneti olarak aldınız. Onların namuslarını ALLAH’ın kelimesiyle helal edindiniz. Onların sizin üzerinizde hakları, sizin de onlar üzerinde haklarınız vardır…’ buyurmuştur. Yani kadının hakları var ama sorumlulukları da var. İslam’ın ayrıldığı nokta işte burası. Ayrıca feminizm, erkeği ezelî ve potansiyel bir düşman kabul etmektedir. İslam’da kadın ve erkek aynı elmanın birer yarısı gibi tamamlayıcı unsurlardır. Feminizm sadece kadın hakları der. Kadın Sorumluluğu diye bir söylem onları çileden çıkarır. İslam hem kadın hakları hem kadın sorumlulukları der halbuki. İslamcı hanımların kulaklarına küpe olsun.
Feministlerin içinde hukukçular da var. Onlara soruyorum: Hukuk mantığına göre sadece hakları olan ama sorumluluğu olmayan insan nasıl biridir: Hey feministler siz farkında mısınız; kadını çocuk veya mecnun yerine koyuyorsunuz. Kadına iyilik yapayım derken kötülük yapıyorsunuz. Çünkü hukukta çocuk ve mecnunun hakları var ama sorumlulukları yoktur. Hatta daha kötü bir konuma koyuyorsunuz da neyse ben söylemeyim, siz bulun. Size samimiyetle tekliflerim var: 1. Kadına iyilik yapmış olmak ve şahsiyeti tam bir insan saymanız için kadın sorumluluklarından da söz edin. 2. Alemlere Rahmet örnek/model olarak gönderilmiş bir Peygamber var. Hadi diyelim onu Peygamber kabul etmediniz, mecbur değilsiniz ama en azından etkin bir insan olarak onun söylediklerine bir sefer de olsa kulak verin. Yobazlığı bırakarak bu İNSAN ne diyor acaba diye bir dinleyin. Zarar etmezsiniz. Müslüman hanımlar, siz de kafanıza format atıp ÖRNEK’ten yeniden yükleme yapın. Huzur verici bir dünya göreceksiniz. Kaoslu ortam yorumlarından kurtulun.
Dua ve selam ile
Prof.Dr. Orhan ÇEKER
İslam Hukuku Profesörü