Abdülmetin Balkanlıoğlu Hocaefendiden bir hatıra
Bir diş polikliniğinin açılışı var ve Abdülmetin Hocam kısa bir sohbet yapıp dua edecek. Biz de, arkadaşlarımıza ait yerin, organizasyonu içindeyiz. Erkenden tertibat için mekâna gelmişiz.
Ne görelim!? Çoğu açık saçık kadınların ve tuhaf tiplerin olduğu bir ortam. Hemen hemen hepsi tıp camiasından. Merakla bekliyorum; Abdülmetin Hocam nasıl bir üslûp ile burayı tesiri altına alacak!?
Fazla sürmeden Hocaefendi geldi ve kısa bir hoş-beş sonrası sohbete başladı. Tabii giriş ‘vurucu’ olmalı ki, insanların merağı ve alâkası artsın. Bu da Abdülmetin Hocamın işi 
🙂
“Adresinizi karıştırınca, sormak için yol kenarına yanaştık. Ali Sami Yen’de maç varmış. Kulağı kesiklerden bir ağır abi yanaştı. Ben daha adres demeden ‘Hacı abi karaborsa bilet var’ dedi. Ben de arabadan inip kulağına eğilerek ‘Ben senin bildiğin hacı abilerden değilim’ dedim.”
Nükteli yaklaşım insanları mevzua bağladı ve kısa sohbet, belki de iki saate yakın sürdükten sonra; çıkışta mini etekli, top sakallı rejimin kurbanı insanların, Hocamla tokalaşmak için sıraya girmeleriyle bitti.
Hocam orada da kimseyi kırmadan, ‘Ben Hz.Muhammed (SAV) gibi, hanımlarla tokalaşmıyorum. Hepinizi Allah’a emanet ediyorum’ diyerek arabasına bindi ve gitti.
Hasret Yıldırım