Mehmet Okuyan'da Sapıklık İtirafı

   Mehmet Okuyan kendi yolunun doğruluğunu ispat babında bir cümle sarfetti. Aslında bu cümle “takiyyesiz bir sapmanın” izlerini taşıyor. Çünkü karşısında büyük bir kitle var ve kendisinin yanlış yolda olduğunu, Resulüllah ve ashabının yolunu terkettiğini ve böyle yapmakla aslında Kur’an’a karşı geldiğini dillendiriyor. Bu kitle Mehmet Okuyan’ı dinin aslına yani Resulüllah ve ashabı nasıl anlamışsa, nasıl yaşamışsa o şekilde anlamaya/yaşamaya çağırıyor.
   Mehmet Okuyan’ın artık kalbi mühürlenmiş olacak ki, bu çağrıları dikkate almak yerine dehşet bir itirafta bulunuyor:
   Mehmet okuyan veya Mustafa İslamoğlu. Bunlar iddia ettikleri şeylerin Resulüllah ve ashabı tarafından benimsediğini veya yaşandığını, dinin onlardan böyle geldiğini iddia edemiyorlar. Neden? Çünkü iddiaları sonradan ortaya çıkan temelsiz, çürük, aykırı iddialar ve hatta zırvalar.
   Dolayısıyla Okuyan’da “saptık” demek zorunda kalıyor ve aslında itiraf ediyor.
   Ayeti kerime de Mehmet Okuyan’ın iddiasını destekliyor ve kendisini Şeytan’ın saptırdığını ama doğru yolda zannettiğini haber veriyor.
   Biz “Resulüllah ve ashabından gelen” dini yaşadığımız için sapmamız mümkün değil, kendileri sonradan ortaya koydukları tezleri din olarak kabul ettikleri için sapmış oluyorlar ve ayete muhatap oluyorlar. Yani onlar bizi sapmış olarak göremezler, kendileri itiraf ettikleri gibi sapmış ve yoldan çıkmıştırlar.
www.ihvanlar.net

PAYLAŞ