Zavendikli Mustafa Efendi ve İslâmî İlimlerde Altyapının Önemi


1 Ocak 1932’de Rize ilinin Güneysu ilçesine bağlı Adacamii köyünde Sofuoğulları ailesinden Kadir Efendi’nin oğlu olarak dünyaya gelen ve küçük yaşlardan itibaren ilim tahsili ve sayısız talebe yetiştirmekle dolu dolu geçirdiği ömrü, akciğer yetmezliğine bağlı hastalığı sebebiyle 19 Ekim 2009’da 78 yaşındayken noktalanan Zavendikli Mustafa Efendi hocamızı, sene-i devriyesi vesilesiyle rahmet ve minnetle yâd ediyoruz.
Zavendikli Mustafa Yıldız hoca efendi…
İlmin ve bilimin her alanında alt yapı en önemli hususlardan birini teşkil etmektedir. İhtisas ve uzmanlığa giden yol da alt yapının kalitesinden geçmektedir. Bu açıdan kişinin inanç, tasavvur ve amel dünyasını düzenleyip hayatının istisnasız her aşamasını ve her boyutunuAllah Te’âlâ’nın rızasına uygun bir şekilde geliştirmesini sağlayan ve münferid mükellefiyetlerin yanı sıra, sosyal hayatı ve devlet yönetimini hatta devletlerarası hukuku da düzenleyen İslâmî ilimler, diğer alanlardan çok daha iyi ve kuvvetli bir alt yapı gerektirmektedir.

Âlet İlimlerinin Ehemmiyeti

İslâmî ilimler muhtelif açılardan tasnif edilmiştir. Bu tasnifler arasında zihne yönelik (aklî) ilimler, İslâmî ilimleri tahsil etmeyi bihakkın sağlayabilecek ve talebeyi onlara götürebilecek ilimler olmaları bakımından, âlet ilimleri şeklinde adlandırılmıştır. Bu ilimler, Kur‘ân-ı Azîmüşşân’ın dili olması hasebiyle İslâmî İlimlerin anadili olan Arapçanın kat‘i bir şekilde tahsilini sağlayan; lügat, sarf, nahiv, belagat gibi dile dair ilimleri ve mantık gibi aklî ilimleri kapsamaktadır. Ulemanın tasnifine göre bu ilimlerin sınıflandırılması bazı açılardan farklılık göstermektedir.

Hocası Olmayanın İlmine İtibar Edilmez

İslâmî İlimler, tedvininden itibaren ders halkalarıyla hocalar tarafından okutulmuş ve icazetnâme geleneğiyle kuşaklardan kuşaklara aktarılarak bu günlere taşınmıştır.Zavendikli Mustafa hoca efendi de ülkenin bir dizi yasaklama ve kısıtlamalardan geçtiği günlerde dahi yılmayıp mücadele etmiş ve İslâmî İlimleri gerek tahsil edip gerekse de talebelerine aktarmak suretiyle Karadeniz başta olmak üzere, bu ilmî tedrisâtın memleketin tamamında tesisi ve devamının köşe taşlarından biri olmuştur.
Külünkoğlu Mehmed Efendi, Maksut Efendi, Sakıp Efendi, Civelek Mustafa Efendi, Yusuf Karali gibi döneminin bölgedeki önemli müderrislerine talebelik etmiş olan hoca efendi, çok büyük talebeler yetiştirerek ilmîn sadırdan sadra sonraki kuşaklara aktarılması konusunda, tedrisâtın bu toprakların fethinden itibaren hiç zayıflamadığı oranda güç kaybettiği bir dönemde, Anadolu’da yetişmiş âlimlerin büyüklerinden biri olarak ayrıca önemli bir köprü vazifesi görmüştür. Erzurum’da bulunduğu sıralarda Alvarlı Lütfi Efe(Kuddise Sirruhû) hazretlerine intisap etmiş, daha sonra Hacı Mahmud Efendi Hazretlerimize (Kuddise Sirruhû) intisap ederek tasavvufî hayatını sürdürmüştür.
Hocalığın kendisinde mana bulduğu Zavendikli Mustafa Efendinin başarısındaki en büyük sır, gayret ve samimiyettir. Bu gayretlerini talebeleriyle olan yakınlık ve münasebeti üzerinden tespit edebilmek de mümkündür.
Zavendikli Mustafa Efendi ve Kelime Dersi
Efendi Hazretlerimizin (Kuddise Sirruhû): ‘’Zavendikli Mustafa Efendi meleklere benzerdi, tek farkı melekler görünmez, Mustafa efendi görünürdü,’’ diyerek faziletini beyan ettikleriZavendikli Mustafa hoca efendi, ilmî dirayetinin yanı sıra tasavvufî hayatı, zühd ve takvası, son derece mütevazı hayatıyla her anlamda örnek bir şahsiyetti. Allah Te’âlâkendilerinden râzı ve memnun olsun.
ismailaga.org.tr

PAYLAŞ