İmamı döven adam ve olmayan adalet

   Türkiye hukuk sistemi ne kadar çarpık ve ideolojiye göre değişen esnek bir yapıya sahip. Bir suç vardır ve suç sabit ise bu suçun bir de cezası vardır. Cezasız suç yoktur. Hali hazırda bir kadını tekmeleyen adama veya başka suçlar işleyenlere medya ilgi gösteriyor diye uçuk cezalar verilmiştir. Peki, imamı döven adama neden bir ceza verilmiyor?
   Bu ne demek?
   “Eline sağlık, bir daha olursa bir daha yap” demek. Hatta bir daha böyle bir durum olursa “herkes böyle yapsın” demektir.
   Bu nasıl bir adalet anlayışı?
   Herkes istediğini veya işine gelmeyeni tartaklayabilir mi? Darp edebilir mi?
   Biz üçüncü sınıf Afrika ülkesinde mi yaşıyoruz?
   Hayır…
   O halde bu durum ne ile açıklanabilir?
YARGI İDEOLOJİYE ALET EDİLİYOR
   Ülkemizde maalesef ideolojik yaklaşım hastalığı var… Mesela Fetö hakimi kendi içinde bulunduğu oluşumun faydasına olacak şekilde karar veriyor veya adamı ona göre kayırıyor. Aynı şekilde bir kemalist solcu da kendi adamını, kendinden olanı cürmü ne olursa olsun kayırıyor, ceza almaması için elinden geleni yapıyor.
   Eleştiri oklarını ve hatta soruşturma geçirmeyi göze alarak!
   Yani ideolojik yaklaşımlar insanların kendi yaptığı yasaların bile önüne geçiyor ve o yapmacık adalet bile uygulanmıyor…
   Halbuki şeriatın tatbik edildiği Osmanlı’da padişah bile yargılanır, padişah yargılamayı doğru yapmayan kadıyı, kadı emre uymayacak olan padişahı uyarırdı. Çünkü ilahi kanunlar geçerliydi ve Allah’ın kanunlarının icrası hususunda muhteşem bir hassasiyet vardı.
   Nerede o adaletli mahkemeler…
   Şimdi herkes ceza kanunun keyfine göre yorumluyor. Ve dinsiz imansız olunca hakim kendisinden olan suçluyu kolluyor.
   Ve bu şekilde huzur bozuluyor…
   O halde öncelikle gerçek adaleti hak eden bir nesil yetiştirmekle birlikte Allah’ın nuru sönmeyen mutlak adaletinin yeryüzüne hakimiyeti için çalışmalıyız.
www.ihvanlar.net

PAYLAŞ
Etiketler