Resul'e itaat ne demektir? Kur'an'da Resul kavramı

 
VİDEO ÇALIŞMASI

METİN
 Kur’an “Resul’e itaat Allah’a itaattir, Allah ve resulüne isyan etmeyin, Allah ve Resulüne itaat edin, Resulün haram kıldığını haram sayın” buyurdukça ve
   “Aralarında hüküm vermesi için Allah’a ve Resulüne davet edildiklerinde, mü’minlerin sözü ancak ‘işittik ve itaat ettik’ demeleridir. İşte asıl bunlar kurtuluşa erenlerdir.” (Nur 51)
   “Allah ve Resulü bir işe hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resulüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur.” (Ahzab 36)
 “Allah’a ve Resulüne itaat edin ki merhamet olunasınız” (Al-i İmran 132) gibi ayetlerle kendisi ile Resulünün hükmünü bir tuttukça…
   Resul’ü dinde devre dışı bırakmak isteyen hadis inkarcıları bu ayetleri tevil ederek Resul’ün “Kur’an haricinde bir hüküm vermeyeceğini” iddia ederek Allah’ın verdiği yetkiyi almaya çalışıyorlar ve böylelikle hadis-i şerifleri de inkar ediyorlar.
   Allah’u Teala Kur’an-ı heva ve heveslerine göre eğip büken bu sapık zihniyete yine ayetler ile cevap vererek Peygamberimizin hükmüne tereddütsüz razı olanların “iman ehli” olduğunu açıklıyor.
Öncelikle bakalım Resul kimdir?
“Muhammed Allah’ın Resulü’dür” (Muhammed suresi 29)
   Resul ifadesi ile Peygamberler kastedilir. Diğer peygamberler için de resul ifadeleri kullanılmıştır.
“Kitap’ta İsmail’i de an. Şüphesiz o sözünde duran bir kimse idi. Bir resül, bir nebi idi.” (Meryem 54)
Dolayısıyla Kur’an Resul derken bize Peygamberimizi işaret eder.
Şimdi iyi kulak verin.
   Allahu Teala bizleri aramızda çıkan “ihtilaf ve sorunlar” için Peygamberimize yönlendiriyor ve kesin bir itaat istiyor:
   Hayır; Rabb’ine and olsun ki, aralarında çekiştikleri şeylerde seni hakem tayin edip, sonra senin verdiğin hükmü içlerinde bir sıkıntı duymadan tamamen kabul etmedikçe inanmış olmazlar. (Nisa 65)
   Ayet-i Kerime gayet açık. Bir ayet var ve biz bu ayetin nasıl anlaşılacağı hususunda ihtilafa düşüyoruz veya bir meselede helal mi haram mı diye tartışıyoruz. Allahu Teala “Peygamberime müracaat edin” buyuruyor…
   Mesela “İsa aleyhisselam inecek mi inmeyecek mi” diye tartışıyoruz. Resul’e sorduğumuz zaman cevabı “even inecek” olarak alıyoruz. Şayet her meselede bu şekilde Resul’e müracaat edilse ihtilaf olmayacak, sapık fırkalar doğmayacaktı.
   Bu ayeti başka ayetlerle de açıklayarak destekliyor:
   “Resul size neyi verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının, Allah’tan korkun. Çünkü Allah’ın azabı çetindir.” (Haşr 7)
   Allah’a göre “Bir ihtilafta Peygamberimize müracaat edilmeli”
Sapıklara göre ise “Sadece Kur’an’a bakılmalı, akıl ile yorumlanmalı”
Allah’a göre “Resul ne verdi ise alınmalı”
Sapıklara göre “Resul sadece Kur’anı tebliğ eder, yorumlayamaz, hüküm veremez”
SAPIKLARIN ALLAH İLE MÜCADELESİ
   Aslında bu dalalet ehli peygamberimize ve sünnetine değil, Allah’a savaş açmış durumdalar. Allah’ın verdiği yetkiyi almaya, Peygamberini dinde etkisiz bırakmaya çalışarak Allah ile mücadele ediyorlar.
   Bunu yaparken de utanmadan “Allah adına” diyorlar ve “Kur’an’ı” da istismar ediyorlar.
   Allah ve Resulüne son nefesimize kadar tabi olmak dileği ile…
www.ihvanlar.net
>> BU KONUDAKİ DİĞER YAZILAR İÇİN TIKLAYIN

PAYLAŞ