Akraba hakkını gözetmek unutulan bir gerçek

Yüce Allah buyuruyor:
   Sen, akrabaya, yoksula ve yolda kalana hakkını ver (onları kolla, gözet). Allah’ın rızasını dileyenler için en hayırlısı budur. İşte kurtuluşa erenler de onlardır. (Rum – 38)

   Bu âyet-i kerîmede, akrabalara, yoksullara ve yolda kalan gariplere haklarını vermemiz, onları kollayıp gözetmemiz emrediliyor. Allah’ın rızasını dileyenler için en hayırlısı budur buyuruluyor ve onları kollayıp gözetenlerin kurtuluşa ereceği (cennete gireceği) özellikle vurgulanıyor.

   Akraba sözlükte, en yakın demektir. Yakın akrabalarla ilgilenmek, onları kollayıp gözetmek ve gerektiğinde maddi ve mânevî yardımda bulunmak, Allah’ın emri ve insanlığın görevidir.

   Mahrem olan akrabaları ziyaret edip görüşmeye sile-i rahim denir.
Yüce Allah “akrabaya hakkını ver” buyurduğu için mahrem olan akrabaları kollamak, gözetmek ve ziyaret etmek vâcib, ilgiyi tamamen kesmek ise haramdır.

Mahrem akraba ne demektir?
   Birbirleri ile evlenmeleri ebedî (sürekli) haram olan yakınlara mahrem akraba denir.

Erkeğe ve kadına soydan mahrem olanlar kimlerdir?
   Erkeğe soydan mahrem olanlar: Annesi, anneannesi, babaannesi, kızları, kız torunları, kız kardeşleri, kız ve erkek kardeşlerinin kızları (yeğenleri), halaları ve teyzeleri.

   Kadına soydan mahrem olanlar: Babası, dedeleri, oğlu, erkek torunları,
 erkek kardeşleri, kız ve erkek kardeşlerinin oğulları (yeğenleri), amcaları ve dayıları.

   Erkekler mahremi olan kadın akrabaları ile ve kadınlar da mahremi olan erkek akrabaları ile kapalı bir yerde yalnız kalabilirler. Ayrı ayrı yataklarda yatma koşulu ile aynı odada yatabilirler. hac ve umre dahil, 90 km. ve daha uzak yerlere birlikte gidebilirler. Kadınlar mahremleri olan erkeklerin yanında kısa kollu ve başı açık olarak oturabilirler. Ancak dizleri ve dizlerinin üst tarafı mahremlerine de haram olduğu için ergenlik çağındaki kızların babalarının ve yetişkin erkek kardeşlerinin yanında bile kısa etekle ve şortla dolaşmaları haramdır.

Akrabalarla ilgilenmenin fazileti
Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyuruyor:
   Rızkının bol ve ömrünün uzun (bereketli, yararlı) olmasını isteyen, akrabaları ile ilgilensin. (Buhârî – Müslim)

   Sahabeden biri, “Ya Resûlallah! Beni cehennemden uzaklaştıracak ve
cennete götürecek bir ameli (yararlı işi) haber verir misin?” dedi.
Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdu:
   Allah’a ibâdet et, O’na hiçbir şeyi ortak koşma. Namazını dosdoğru kıl, zekatını tam ver ve akrabalarınla ilişkini sürdür. (Buhârî – Müslim)

   Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyuruyor:
   Allah’a ve âhiret gününe inanan, misafirine ikram etsin. Allah’a ve âhiret gününe inanan, akrabalık haklarını gözetsin. Allah’a ve âhiret gününe inanan, ya hayırlı (yararlı) söz söylesin ya da sussun. (Buhârî – Müslim)

   Ebû Leheb’in kızı Hz. Dürre diyor ki:
Ben, “Ya Resûlallah! İnsanların hayırlısı kimdir?” diye sordum.

Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdu:
   Rabbinden en çok korkan (günahlardan sakınan), akrabaları ile ilgilenen ve (insanlara) iyilikleri (Allah’ın emirlerini) emredip, kötülüklerden
sakındırandır. (Beyhâkî – İbni Hibban)

Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyuruyor:
   Akrabasının yaptığı iyiliğe aynı tür iyilikle karşılık veren, akrabalık hakkını gözetmiş olmaz. Akrabayı koruyup gözetmek, (gerçekte) akrabaları kendisi ile ilişkiyi kestiği zaman bile, onlara iyilik yapmaya devam edendir. (Buhârî – Ebû Dâvûd – Tirmizî)

   Peygamberimiz (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ashabına “Allah’ın dereceleri ne ile yücelttiğini size haber vereyim mi?” dedi.
   Sahabeler “Evet ya Resûlallah!” deyince, buyurdu ki”

   “Sana haksızlık edeni, sen af edersin. Sana vermeyene, sen verirsin. Seninle ilişiğini keseni (akrabalarını) sen ziyaret edersin.” (Taberânî – Bezzar)

Ahmet Tomor Hocaefendi – www.ihvanlar.net

PAYLAŞ